Quantifiers konusunu tüm yönleri ile incelemeye devam ediyoruz arkadaşlar. Bu yayında '' All, whole, half, none '' yapılarını inceleyeceğiz. Her zamanki gibi genel tablonun ardından konu detaylarını aşağıda bulabilirsiniz.
All
a) Sayılabilir tekil, çoğul ve sayılamaz isimlerle kullanılır. Yani kısacası sayılabilir olsun, sayılamaz olsun tüm isimlerle kullanımı mevcuttur. Anlam olarak '' tümü, hepsi, bütün vs. '' gibi anlamları vardır.Sayılabilir çoğul isimler ile kullanıldığında doğrudan '' all '' dan sonra isim gelebilir.
All students failed in the exam. / Bütün öğrenciler sınavdan kaldı.
All people worry about their future. / Tüm insanlar gelecekleri hakkında endişelenir.
All women like flowers. / Bütün kadınlar çiçekleri sever.
b) Spesifik bir isimle kullanıldığında '' all '' dan sonra '' of '' kullanabiliriz. Ancak bu her zaman gerekli değildir. '' Of '' kullanmadan da spesifik bir ismi belirtmemiz mümkündür. Özellikle de sayılabilir tekil isimlerle kullanıldığında '' of '' kaldırılır.
all of the students = all the students
all of this money = all the money
all of the people = all the people
all of my books = all my books
all my life , all the book, all the house.....
c) Eğer '' us, you, them, it '' ile kullanılırsa '' of '' kaldırılmaz.
All of us were invited to the party. / Hepimiz partiye davet edildik.
All of them are happy. / Onların hepsi mutlu.
All of it belongs to me. / Hepsi bana it.
All of you are responsible for that. / Hepiniz bunun için sorumlusunuz.
d) Personal Pronouns / Kişi zamirleri ile '' of '' kullanılmaz. Onun yerine;
Personal Pronouns / Kişi Zamileri + all şeklinde yazılır.
all of us = we all, us all
all of you = you all
all of them = they all, them all
all of it = it all
I ate all of it.= I ate it all.
He saw all of them. = He saw them all.
They invited all of us. = They invited us all.
Ayrıca bu kurala uygun olarak;
Eğer cümlede yardımcı fiil yoksa '' all '' özne ile yüklem arasına
Eğer cümlede yardımcı fiil varsa '' all '' yardımcı fiille yüklem arasına yazılır.
All of them accepted the propasal. = They all accepted the proposal.
Onların hepsi öneriyi kabul etti.
All of them were sold by the merchant. = They were all sold by the merchant.
Hepsi tüccar tarafından satıldı.
e) '' All '' bazı cümlelerde '' everything = herşey, hepsi ve the only thing = tek şey, sadece '' anlamı verebilir.
All ( that ) I want being happy. / İstediğim tek şey mutlu olmak.
The only thing I care is the result. / Önemsediğim tek şey sonuçtur.
All ( that ) she wants is getting married. / İstediği tek şey evlenmek.
The only thing we wish is peace. / İstediğimiz tek şey barış.
All ( that ) I have eaten is a piece of bread. / Yediğim tek şey bir dilim ekmek.
f) ''All '' zaman sözcükleri ile kullanılabilir ve önüne '' the '' almaz.
all day, all week, all year...
Yesterday, we spent all day studying lesson. / Dün bütün günü ders çalışarak geçirdik.
I will spend all week searching for my project. / Bütün haftayı projem için araştırma yaparak geçireceğim.
g) '' All + Plural Noun ( Çoğul isim ) '' ise sözü edilen şeylerin her biri anlamındadır.
All the villages were invaded during the war times.
Every one of the villages was invaded during the war times.
Savaş zamanında köylerin her biri işgal edildi.
Whole
a) Anlam olarak '' tüm, bütün '' demektir. Daha çok sayılabilir tekil isimlerle kullanılır. '' The, my, his, this '' gibi kelimeler '' whole '' dan önce gelir.
the whole book , the whole life , my whole carrier , this whole part
She spent her whole life studying languages. / Tüm hayatını dil üzerine çalışarak geçirdi.
I read the whole book in a short time. / Tüm kitabı kısa bir zamanda okudum.
b) '' A whole '' yapısı '' bütün bir....'' anlamındadır.
The little girl ate a whole fish on her own. / Küçük kız bütün bir balığı tek başına yedi.
We spent a whole night arguing. / Bütün gece boyunca tartıştık.
c) '' Whole + Plural Noun ( Çoğul isim ) '' sözü edilen şeylerden bazıları anlamındadır.
Whole villages were invaded during the war times.
Some villages were invaded during the war times.
Savaş zamanında bazı köyler işgal edildi.
d) '' Whole '' zaman sözcükleriyle de kullanılır. Ve önüne '' the '' alır.
the whole day, the whole week, the whole year...
Yesterday, we spent the whole day studying lesson. / Dün bütün günü ders çalışarak geçirdik.
I will spend the whole week searching for my project. / Bütün haftayı projem için araştırma yaparak geçireceğim.
Half
a) Anlam olarak yarısı demektir ve tekil çoğul sayılabilir ve sayılamaz yani kısacası tüm isimlerle kullanılır.'' Half '' kullanıldğında spesifik bir anlam vermek istiyorsak '' of '' yazılır. Fakat genelde '' of '' kaldırılır. Eğer '' us, them, you, it '' gibi zamirlerle kullanıldığında '' of '' kaldırılmaz.
half of the bread = half the bread = half of it
half of the money = half the money = half of it
half of the students = half the students = half of them
half of our family = half our family = half of us
b) '' Half '' sayılabilir tekil ve sayılamaz isimlerle kullanıldığında tekil fiil; çoğul isimlerle kullanıldığında da çoğul fiil alır.
Half ( of ) the students are absent today. / Öğrencilerin yarısı derste yok.
( Özne çoğul olduğu için '' are '' gelmiştir. )
Half ( of ) the money is mine. / Paranın yarısı benim. ( Özne tekil olduğu için '' is '' gelmiştir. )
Half ( of ) the people in town drink coffee at the breakfast. / Kasabadaki insanların yarısı kahvaltıda kahve içer. ( Özne çoğul olduğu için '' drink '' yazılmıştır.)
Half ( of ) the film was censored. / Filmin yarısı sansürlendi . ( Özne tekil olduğu için '' was '' yazıldı. )
None
a) Anlam olarak '' hiç biri, hiç '' demektir. '' None '' dan sonra bir isim gelecekse spesifik bir anlam vermek için'' of '' yazılması gerekir.'' None of '' kendisi olumsuz anlam taşıdığı için cümle her ne kadar olumlu yapıda olsa da anlam olarak olumsuzdur. Ayrıca '' none of '' sayılabilir çoğul isimler ile kullanıldığında fiil tekil ve ya çoğul , sayılamaz isimler ile kullanıldığında fiil her zaman tekildir.
None of these people appreciate(s) you. / Bu insanların hiç biri seni takdir etmiyor.
None of this money belong(s) to me. / Bu paranın hiç biri benim değil.
None of the students passed the exam. / Öğrencilerin hiç biri sınavı geçemedi.
None of my parents allowed me to go out. / Anne babamından hiç biri dışarı çıkmama izin vermedi.
b) '' None '' aynı zamanda kısa cevaplarda tek başına kullanılır.
How much money do you need ? / Ne kadar paraya ihtiyacın var?
None. / Hiç ( paraya ihtiyacım var. )
How many apples are there in the basket ? / Sepette kaç elma var?
None./ Hiç ( elma yok. )
c) '' None of us, you, them, these, it, this, that '' kullanımları da söz konusudur.
There were a lot of applicants, but none of them were / was suitable for the job.
Birçok aday vardı, ancak hiç biri iş için uygun değildi.
None of us can solve this problem. / Hiç birimiz bu problemi çözemeyiz.
None of you play football well. / Hiç biriniz iyi futbol oynayamaz.
İndirme linki: http://www.slideshare.net/alikemal28/all-whole-half-none
Son olarak ise her zamanki gibi konuyla ilgili videomuz var. Keyifli seyirler...
gerçek zengin bilgisi çok olan insandır (HZ ALİ) ( R.A ) tek kelimeyle süpersiniz hocam nasıl ki yaptığınız bu güzel ve değerli çalışmalarınız bizleri güneş gibi ısıtıp karanlıkta nasıl aydınlatıyorsa rabbimde sizi hayatınız boyu hep aydınlatsın en güzel dualarım sizinle hocam
YanıtlaSilAllah razı olsun. Ne güzel bir dilek, ne güzel bir dua yazmışsın. Bana da en içten şekilde amin demek düşer. Teşekkürler..
Sil